Kuzu Çevirme:
Et yemeklerine büyük önem veren Anadolu insanının kuzu çevirme geleneği hala birçok yörede sürüyor. Özellikle yağlı güreşlerde ön plana çıkan kuzu çevirme işi rivayetlere göre güreşler kadar eskiymiş. Eskiden pehlivanlar çevirme yemeden güreşe çıkmazlarmış ve bir oturuşta bir kuzuyu tek başlarına yerlermiş.
Yemek - Mutfak - Pratik Bilgiler Diyet - Diyet Yemekleri - Besinler Vejetaryen Mutfağı Yemek Tarifleri | Ücretsiz, Kolay, Pratik, Lezzetli Yemek Tarifi.Salatalar, tatlılar, balıklar, çorbalar, pilavlar, zeytinyağlılar ve pasta tarifleri. *Evinizle ilgili Pratik Bilgiler**
Translate
İzleyiciler
Bu Blogda Ara
9 Haziran 2011 Perşembe
Mantı - Mantı Hakkında
Orta Asya’dan Anadolu’ya Türkler tarafından getirilen ve oldukça lezzetli bir etli hamur yemeği olan mantı, Türkiye’de Kayseri ile özdeşleşmiştir. Hatta rivayetlere göre Kayseri’de gelin alınırken 1 kaşığa 40 tane mantı sığdırması beklenirmiş. Kayseri dışında birçok ilde de geleneksel olarak yapılan mantının, Farsça ‘men-tu’ (ben-sen) kelimelerinden geldiği söyleniyor.Mantı Kayseri dışında Kırşehir,Adana, Aksaray, Çorum, Konya, Niğde, Sivas, Tokat, Yozgat, Ardahan gibi illerde geleneksel olarak yapılmaktadır
Anadolu insanının vazgeçilmezi Salça
Salça:
Anadolu insanı özellikle yaz aylarında salça yaparak kışa hazırlanır. Kırmızı renkli domates biberinden "biber salçası" yapılır. Biber salçası Anadolu'da çok kullanılmaktadır. Bazı bölgelerde güneşte kızarmış tatlı biberlerden de biber salçası yapılmaktadır
Anadolu insanı özellikle yaz aylarında salça yaparak kışa hazırlanır. Kırmızı renkli domates biberinden "biber salçası" yapılır. Biber salçası Anadolu'da çok kullanılmaktadır. Bazı bölgelerde güneşte kızarmış tatlı biberlerden de biber salçası yapılmaktadır
Yemek Tarifleri , pasta,nedir,Mutfak, Kolay
anadolu,
insanının,
salça,
vazgeçilmezi
Tokat Patlıcan Kebabı
Tokat kebabı, taze kuzu eti, kuyruk yağı, patlıcan, domates, yeşil biber, patates, soğan, sarımsak ve özel pişirilmiş kebap pidesi kullanılarak yapılan Tokat yöresine ait bir yemektir. Özel kebap ocaklarında yapılır.İki Fırın Arasında Yapımına Başlanır. Küçük parçalar halinde kesilen etler baharat, biber ve soğanla terbiye edildikten sonra hafif yağlanmış şişlere takılmak üzere bekletilir. Şişlerin en başına bir parça kuyruk yağı takılır ve sebzelerin düşmemesi için patlıcanın sap kısmı da şişin ucuna takılır. Şiş üzerine bir et bir patlıcan ve sebze aralarına bir parça ince kesilmiş patates dizilir. Patlıcanların kabuğu alınmaz yarıdan kesilmiş ve uzun selvi doğranmış patlıcanlar önceden hafifçe tuzlanmalıdır.
Testi kebabı İç Anadolu Yozgat yöresine ait et yemeği
Testi Kebabı:
Testi kebabı İç Anadolu Yozgat yöresine ait bir et yemeğidir. Bir özelliği de, resmi davetlerde testiyi kıracak olan kişinin kırmadan önce, yapacağı bir işe dair bir söz vermesinin gelenek haline gelmiş olmasıdır.
Testi kebabı İç Anadolu Yozgat yöresine ait bir et yemeğidir. Bir özelliği de, resmi davetlerde testiyi kıracak olan kişinin kırmadan önce, yapacağı bir işe dair bir söz vermesinin gelenek haline gelmiş olmasıdır.
Türk Kahvesi - Türk Kahvesinin Kökeni
Türk Kahvesi
1517 yılında Yemen Valisi Özdemir Paşa, lezzetine hayran kaldığı kahveyi İstanbul'a getirdi. Türkler tarafından bulunan yepyeni hazırlama metodu sayesinde kahve, güğüm ve cezvelerde pişirilerek Türk Kahvesi adını aldı. İlk olarak Tahtakale' de açılan ve tüm şehre hızla yayılan kahvehaneler sayesinde halk kahveyle tanıştı. Günün her saati kitap ve güzel yazıların okunduğu, satranç ve tavlanın oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü dönemin sosyal hayatına damgasını vurdu. Saray mutfağında ve evlerde yerini alan kahve, çok miktarda tüketilmeye başlandı. Çiğ kahve çekirdekleri tavalarda kavrulduktan sonra dibeklerde dövülerek cezvelerde pişirilmek suretiyle içiliyor ve en itibarlı dostlara büyük bir özenle ikram ediliyordu. Kısa sürede, gerek İstanbul'a yolu düşen tüccarlar ve seyyahlar gerekse Osmanlı elçileri sayesinde Türk Kahvesinin lezzeti ve ünü önce Avrupa'yı oradan da tüm dünyayı sardı.
Türk Kahvesi
özellikleri
1517 yılında Yemen Valisi Özdemir Paşa, lezzetine hayran kaldığı kahveyi İstanbul'a getirdi. Türkler tarafından bulunan yepyeni hazırlama metodu sayesinde kahve, güğüm ve cezvelerde pişirilerek Türk Kahvesi adını aldı. İlk olarak Tahtakale' de açılan ve tüm şehre hızla yayılan kahvehaneler sayesinde halk kahveyle tanıştı. Günün her saati kitap ve güzel yazıların okunduğu, satranç ve tavlanın oynandığı, şiir ve edebiyat sohbetlerinin yapıldığı kahvehaneler ve kahve kültürü dönemin sosyal hayatına damgasını vurdu. Saray mutfağında ve evlerde yerini alan kahve, çok miktarda tüketilmeye başlandı. Çiğ kahve çekirdekleri tavalarda kavrulduktan sonra dibeklerde dövülerek cezvelerde pişirilmek suretiyle içiliyor ve en itibarlı dostlara büyük bir özenle ikram ediliyordu. Kısa sürede, gerek İstanbul'a yolu düşen tüccarlar ve seyyahlar gerekse Osmanlı elçileri sayesinde Türk Kahvesinin lezzeti ve ünü önce Avrupa'yı oradan da tüm dünyayı sardı.
Türk Kahvesi
özellikleri
Yemek Tarifleri , pasta,nedir,Mutfak, Kolay
Kahvesi,
türk,
Türk Kahvesi
Biberiye - Biberiyenin Öyküsü
Biberiye
Genellikle deniz kenarında yetişen, hoş bir mavi çiçeklere sahip olan bir bitkidir En güzel özelliği saplarından doğaya saldığı mis gibi kokusudur. Eski Romalılar biberiyeyi tütsü olarak kullanırlarmış. Hatta defin törenlerinde, tabutun üzerine biberiye dalları koyarlarmış. Belki de güzel kokusunun tüm kötü ruhları uzaklaştırması içindir. Tütsümsü aromasıyla yemeklere farklı bir lezzet katar.
Genellikle deniz kenarında yetişen, hoş bir mavi çiçeklere sahip olan bir bitkidir En güzel özelliği saplarından doğaya saldığı mis gibi kokusudur. Eski Romalılar biberiyeyi tütsü olarak kullanırlarmış. Hatta defin törenlerinde, tabutun üzerine biberiye dalları koyarlarmış. Belki de güzel kokusunun tüm kötü ruhları uzaklaştırması içindir. Tütsümsü aromasıyla yemeklere farklı bir lezzet katar.
Yemek Tarifleri , pasta,nedir,Mutfak, Kolay
biberiye,
biberiyenin,
öyküsü
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)