Yemek - Mutfak - Pratik Bilgiler

Yemek - Mutfak - Pratik Bilgiler
Şefin Tarifleri

Translate

İzleyiciler

Bu Blogda Ara

28 Ekim 2013 Pazartesi

Havuçlu kek (cevizi de var:) )



HAVUÇLU KEK


3 tane yumurta
1,5 su bardağı toz şeker
1 su bardağı sıvıyağ

19 Temmuz 2012 Perşembe

Et pişirme tekniklerini iyi bilmek gerekiyor – KIZARTMA

ET PİŞİRME TEKNİKLERİ – KIZARTMA

by admin on 02/07/2010
Özellikle son dönemlerde, yurtdışıyla daha “entegre” olduğumuzdan mıdır bilinmez etlerin isimleri çeşitlenmeye başladı. Eskiden bir kıyma, bir parça ( kuşbaşı ) et bir de paramız olunca aldığımız pirzola vardı :) Şimdi neymiş efendim Kontrfile, T-Bone steak, antrikot, bonfile vs vs . Ama ne hikmetse isimleri çeşitlendikçe lezzetleri mi azalıyor mübareklerin bilemiyorum ama o eski etlerin tadlarını artık bulamadığımız aşikar. Neyse bu lezzet mevzusuna sonra değineceğim. Şimdi esas konumuz altın değerinde olan etlerin seçilme ve pişirilme tekniklerine gelelim
Her ne kadar diyet vb. gibi mevzularla son günlerde herkesin kafası karışık olsa da şu bir gerçek ki gerçekten keyifli bir et ziyafeti çekmek istiyorsanız et ve yağın bir bütün olduğunu kabul etmeniz gerekiyor. Bu noktada et tercihimi her zaman Antrikot tarafında kullanmaktayım. Ama her Antrikot değil elbette.
İyi bir Antrikot nasıl olmalı ? İyi bir Antrikot öncelikle yumuşak olmalı ve içinde mutlaka ince yağ damarları bulunmalıdır. Bu şekilde et kızartılırken yağ damarları eriyip etrafındaki etin yumuşak olmasını sağlar. Marineyle filan eti yumuşatmaya çalışmayın inanın çok kez denedim ama etin o saf tadını yakalamak herşeye değer.
Şanslısınız ve iyi eti buldunuz :) Şimdi sıra geldi ziyan etmeden eti kestirmeye. Yıllardan beri etin kasaplardan çektiğini kimse çekmedi :) Dövüle dövüle bir hal oldular ve tüm lezzetlerini yitirdiler. Birde iyi pişsin şekliyle kayış gibi olana kadar kızartılınca etleri ziyan ettik durduk.
İyi bir Antrikot yemek istiyorsanız, eti bir parmak kalınlığında kestirin kasabınıza. Kasap bu kalınlıkta kesince dövme girişiminde bulunacak hemen müdahale edin ve etinizi dövdürmeyin. Bırakın deyin öyle kalsın.. Çok şükür eti kurtardınız ve eve getirdiniz :)
Şimdi geldik pişirme faslına.. Öncelikle etin mutlaka oda sıcaklığında olması gerekiyor. Bu inanın çok şey farkettiriyor. Eti kasaptan aldığınızda bilmem kaç derecede kasılmış olan et oda sıcaklığında esas yumuşaklığına döner. Oda sıcaklığına getirme esnasında etin her tarafını çok az riviera zeytinyağıyla yağlayıp yine çok az çekilmiş karabiber sürün  . Özellikle riviera dedim çünkü sızma zeytinyağıyla yağlarsanız daha düşük yanma derecesi olduğundan et pişene kadar zeytinyağı yanıp yarardan çok zarar getirebilir.
Etlerimiz oda ısısına geldikten sonra – takribi 30-45 dk sonra -artık pişirebiliriz. Pişirmeyi özellikle son dönemde çıkan ızgara formatlı tavalarda yaparsanız oldukça güzel sonuçlar alabilirsiniz.
Öncelikle tavayı çok hafif yağlayın. Yüksek ateşte yağ kızdıktan sonra etleri tavaya atın ama sakın etleri tıkış tıkış yapmayın bırakın biraz relax olsunlar çünkü tavaya çok et koyarsanız tavanın ısısını düşerebilirsiniz ve sonra etleriniz su bırakır ve haşlama et yiyebilirsiniz :)
Pişirmede en önemli şey, etin içindeki suyu çıkarmadan pişirmektir. Ne kadar dikkat ederseniz edin et pişme esnasında doğal olarak su kaybediyor ama bir takım hareketlerle bunu engelleyeceğiz.  Yüksek ısı bu konuda bize yardımcı olacak.
Yüksek ısıda olan tavaya etlerimizi atıyoruz. Bir tarafını 1 dk. kızartıyoruz ve sonra hemen diğer tarafını çevirip orayı da 1 dk kızartıyoruz. Bu şekilde her iki tarafı da mühürlüyoruz ki içinde ki su çıkmasın. Sonra her tarafı ayrı ayrı 4-5 dk. kızartıyoruz. Tabiki bu sizin eti nasıl sevdiğinize bağlı olarak değişir. Eğer etin içi biraz pembe olsun diyorsanız süreyi biraz daha kısaltabilirsiniz. Eğer kırmızı olsun diyorsanız sanırım 1-2 dk yeterli olacaktır :) Et ne kadar kızartılırsa içindeki su o kadar kaybolacaktır. O yüzden çok abartmamakta fayda var.
Eti kızartırken çok çevirmeyin. 4-5 dk bekleyin sonra eti çevirip diğer taraf için 4-5 dk bekleyin istediğiniz gibiyse eti tavadan alabilirsiniz. Çok önemli bir nokta var eti çevirirken Asla ama Asla çatalı ete çatal batırarak çevirmeyin yoksa çatalın açtığı deliklerden etin içindeki suyu çok hızlı kaybedersiniz. Eti çok narin hareketlerle çevirmelisiniz eti ürkütmemelisiniz :) Ete çatal batırmadan mutlaka bir maşa yardımıyla çevirin ki üstünde delik olmasın. Etleri kazasız belasız kızarttınız e tek başına gitmez biraz da sebze filan olsun derseniz.
Eti tavadan aldıktan sonra ocağı kapatmadan hemen halka dilimli olarak doğradığınız soğanları tavaya atın – inanın hazırlarından çok daha lezzetli oluyor – altları üstleri kızarana kadar tavada kızartın ve alın. Yine ocağı kapatmadan halka halka doğradığınız domatesleri de kızartıyorsunuz domatesleri de aldıktan sonra sivri biberleri atın tavaya kızartın  ve afiyet olsun :)


Yemek - Mutfak - Pratik Bilgiler Diyet & Diyet Yemekleri & Besinler Vejetaryen Mutfağı

18 Mayıs 2012 Cuma

Japon mutfağında yiyeceklerin dokuları en az tatları kadar önemli

Japon mutfağının tehlikeli lezzetleri

Japonya'da keyifle yenen fugu yani balon balığını hazırlarken yapılacak en ufak hata hayatınıza malolabilir...

Ancak Japon yönetimi sadece eğitimli ve lisanslı aşçıların balığı pişirmesine izin veren yasaları gevşetmeye hazırlanıyor.

BBC Türkçe'nin haberine göre, Şef Kunio Miura fugu hazırlamak için özel tahta saplı bıçaklar kullanıyor.

Bu bıçaklar pişirme ritüeli başlamadan önce özel kutularından şefin asistanı tarafından çıkartılıyor.

Kunio Miura neredeyse 60 senedir balon balığı pişiriyor ancak hala işine büyük bir özen gösteriyor.

Çünkü mutfakta yapacağı en ufak hata müşterilerinden birinin ölümüne neden olabilir.

Fugu Japonya'nın en özel yemeklerinden biri ve sadece seçkin restorantlarda servis ediliyor.

Miura Usta'nın çalıştığı restorantta yemek yemek isteyenler en az 120 doları gözden çıkarıyor.

Ancak fugu severler hayatlarını ne yaptığını bilen bir ustaya teslim etmek için bu bedeli ödemeye hazırlar.

Fugu yemeği özel lisansla satılıyor

Restorantın girişinde Kunio Miura'nın fugu pişirmeye yetkisi olduğunu gösteren bir sertifika asılı.

Belge geçen yıllarla birlikte sararmış.

Balon balıkları restorantın girişindeki bir akvaryumda yüzüyor.

12 Mayıs 2012 Cumartesi

Yemeğin lezzeti kadar sunumun da önemli

 Yemeğin lezzeti sunumundan belli olur

Yemeğin lezzeti bir yana, sunumu da ayrı bir mesele. Hiç masanızın görselliğine yemeğinizin içeriğinin etki edebileceğini, hatta yemeği daha lezzetli kılabileceğini düşündünüz mü? Elbette pek çok kişi bu altın kuralı hayatında uyguluyor. Ancak neden gündelik hayatımıza da bu alışkanlık girmesin ki!



Yemeğin lezzeti kadar sunumu da önem taşıyor. Özel bir davet için hazırladığınız masanız hem sizin yaşama bakışınızı, hem zevklerinizi hem de yemeğinizi gösterir. Ancak genelde bu uygulama özel zamanlarda akla gelir ve özel yemeklerde özenli masalar hazırlanır. Biz diyoruz ki, gündelik hayatınızda da yemek yemeyi bir keyfe dönüştürebilirsiniz. “Yoğun bir iş günü, yorucu bir trafik ve yorgun bir gün sonu

8 Mart 2012 Perşembe

İstanbul Rumlarından Yemek Tarifleri - Masal Yıllarımın Mutfağı kitabı

 Pek çok esere imza atan Sula Bozis'in Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan İstanbul Rumlarından Yemek Tarifleri - Masal Yıllarımın Mutfağı kitabı sadece bir yemek tarifi kitabı değil. Aynı zamanda 20. yüzyılın ikinci yarısından küçük bir İstanbul panoraması. İstanbul Rumları'nın sofra adabından yemek geleneklerine ve günlük hayatlarına uzanan bir kültür tarihi çalışması.



Kitaptan birkaç satır; “Üç kıta arasında gelişen ticari ve kültürel alışverişlerin kavşak noktasında bulunan İstanbul kentindeki

1 Şubat 2012 Çarşamba

Tahinli Nohut - Oktay Usta

Tahinli Nohut - Oktay Usta



TAHİNLİ NOHUT:
2 su b. nohut
3 çorba k. tahin
3 diş sarımsak

Çeşitli Soslar

Soslar

BOLONEZ SOS
MALZEMELER ; 1 LİTRE
100 gram margarin 250 gram yağsız dana kıyması
20 gram rendelenmiş soğan 1 Diş ince kıyılmış sarımsak
400 gram rendelenmiş domates 4 Adet ince dilimlenmiş çarliston biber
½ Çorba kaşığı tuz 1 Adet defne yaprağı
45 ml Domates sosu